
İslamofobi, “Müslüman kişilere ve İslam’a karşı duyulan güvensizlik, nefret ve korku hisleri ile sahip olunan yanlış bilgilerden kaynaklanan bir ırkçılık ve yabancı düşmanlığı şekli” olarak tanımlanmaktadır. Din ve inanç temelinde ayrımcılığın tipik bir göstergesi olarak İslamofobi, Müslüman bireylere ve gruplara karşı ayrımcı tutumları derinleştirmektedir. İslam düşmanlığı, nefret söylemi ve nefret suçları bağlamında da sıkça gündeme gelmektedir. Birleşmiş Milletler (BM) Din ve İnanç Özgürlüğü Özel Raportörü tarafından yayımlanan 13 Nisan 2021 tarihli Rapor’da Müslümanlara yönelik şüphe, ayrımcılık ve açık nefretin “salgın boyutlarına” ulaştığı vurgulanmaktadır.
İnsan haklarına, farklı din ve inançlara saygıya dayalı ve küresel barış kültürünü teşvik eden uluslararası çabaların güçlendirilmesi amacıyla 2022 yılında BM Genel Kurulu tarafından 15 Mart, “Uluslararası İslamofobi ile Mücadele Günü” olarak kabul edilmiştir. Bu olumlu gelişmeye rağmen küresel barış ve toplumsal huzuru tehdit eden İslam düşmanlığı ve kültürel ırkçılıkla mücadele çabalarının yeterli düzeyde olmadığı görülmektedir. İslam karşıtı söylem ve davranışlar; Müslüman kişi ve toplulukları, camileri, ibadethaneleri ve mezarlıklar gibi kutsal mekânları, Müslüman kişilerin evleri, okulları ve kuruluşları gibi mülklerini hedeflemektedir.
Kurumumuz; insan haklarını koruma, geliştirme ve ayrımcılığı önleme misyonu doğrultusunda, İslamofobi ile mücadelede kararlılığını sürdürerek Müslüman bireylere yönelik her türlü ayrımcılığın ve ön yargının son bulduğu bir dünya temennisiyle 15 Mart Uluslararası İslamofobi ile Mücadele Günü’nü kutlamaktadır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.