Görseli PDF Formatında Görüntülemek için Tıklayınız
İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı veya Aşağılayıcı Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme’nin İhtiyari Protokolü
(OPCAT)
Hem BM nezdinde hem de bölgesel kuruluşlar nezdinde oluşturulan insan hakları belgeleri, bu belgelere taraf devletlere, belgelerin uygulanmasını teşvik etmek, izlemek veya uygulamak gibi amaçlarla yerel düzeyde kurumlar oluşturulması veya var olan Kurumların görevlendirilmesi yönünde yükümlülükler getirmektedir. Bu insan hakları belgelerinden biri de OPCAT’tir.
İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı veya Aşağılayıcı Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme’nin İhtiyari Protokolü (OPCAT), özgürlüklerinden yoksun bırakılan kişilerin korunmasını güçlendirmek için tasarlanmış uluslararası bir insan hakları sözleşmesidir.
OPCAT, Haziran 2006’da yürürlüğe girmiştir.
OPCAT’in merkezinde, alıkonulma yerlerine düzenli, bağımsız ziyaretler sisteminin suistimallere karşı önemli bir koruma görevi görebileceği ve doğası gereği halkın gözünün dışında kalan yerlerde işkence ve kötü muameleyi önleyebileceği fikri yatmaktadır.
OPCAT’in İngilizce metni için tıklayınız...
OPCAT’in Türkçe metni için tıklayınız...
İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı veya Aşağılayıcı Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme’nin Ek İhtiyari Protokolü’nün onay süreci 27/09/2011 tarihi itibariyle tamamlanmış ve Ek Protokol 27/10/2011 tarihinde Ülkemiz bakımından yürürlüğe girmiştir.
OPCAT’in amacı “işkence ve diğer zalimane, insanlıkdışı, aşağılayıcı muamele veya cezayı önlemek amacıyla uluslararası ve ulusal kuruluşlar tarafından kişilerin özgürlüğünden yoksun bırakıldığı yerlere düzenli ziyaretler sistemini kurmaktır.”
TİHEK, 6701 sayılı Kanun ile “işkence ve kötü muameleyle etkin mücadele etmek ve bu konuda ulusal önleme mekanizması işlevini yerine getirmekle” görevlendirilmiştir. Kanunun 9’uncu maddesine göre Kurumun görevleri arasında “İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayriinsanî veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesine Ek İhtiyari Protokol hükümleri çerçevesinde ulusal önleme mekanizması olarak görev yapmak” sayılmış, Kanunun tanımları düzenleyen 2’inci maddesinde ise UÖM’nin “İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayriinsanî veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesine Ek İhtiyari Protokol hükümleri çerçevesinde kişilerin özgürlüklerinden yoksun bırakıldığı yerlere düzenli ziyaretler yapmak üzere oluşturulan sistemi” ifade ettiği belirtilmiştir. Böylece, hem OPCAT’in öngördüğü şekilde hem de Alt Komite’nin arzu ettiği şekilde TİHEK’in UÖM görevi yasa ile açıkça belirlenmiştir.
6701 sayılı Kanuna göre TİHEK’in “Özgürlüğünden mahrum bırakılan ya da koruma altına alınan kişilerin bulundukları yerlere” ziyaretler yapabileceği düzenlenmiştir. Söz konusu düzenleme ile “alıkonulma yerlerinin” ne olduğuna ilişkin bir liste sunulmamış ve yalnızca “kişilerin özgürlüğünden mahrum bırakıldığı yerlere” değil “koruma altına alındığı yerlere” de ziyaret yapabileceği ifade edilerek UÖM’nin mümkün olduğunca geniş bir yelpazede, kişilerin tutulduğu kurumlara ziyaretler düzenlemesi mümkün hale getirilmiştir.
6701 Sayılı TİHEK Kanunu’na göre UÖM’nin yetkileri şu şekilde sıralanabilir:
- Özgürlükten yoksun bırakılanların ve koruma altına alınanların bulunduğu yerlere ziyaret düzenlemek,
- Bu tür yerlerde incelemeler yapmak ve gerekli raporları hazırlamak,
- Kötü muamele gördüğü iddia edilen kişilerle görüşme yapmak.
- Tüm kamu kurum ve kuruluşlarından ve diğer gerçek ve tüzel kişilerden gerekli bilgi ve belgeleri talep etmek,
- Söz konusu bilgi ve belgeleri incelemek ve suretlerini almak,
- İlgili kişilerden yazılı ve sözlü bilgi almak.
Ulusal Önleme Mekanizmasının İzleme ve Ziyaret Faaliyetleri
OPCAT’in temel gayesi “İşkencenin ve Diğer Zalimane, İnsanlıkdışı ya da Aşağılayıcı Muamele ya da Cezanın Önlenmesi amacıyla, özgürlüklerinden yoksun bırakılan kişilerin alıkonuldukları yerlere bağımsız uluslararası ve ulusal organlar/(kuruluşlar) tarafından gerçekleştirilecek olan bir düzenli ziyaretler sistemini kurmaktır.”
Alıkonulma mekânlarına düzenli izleme ziyaretleri yapmak üzere, İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayriinsanî veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesine Ek İhtiyari Protokol hükümleri çerçevesinde oluşturulan kurumlar ulusal önleme mekanizmasıdır. OPCAT’i imzalama sürecinde taraf devletler ulusal önleme mekanizmaları oluşturmakla yükümlüdür.
Türkiye OPCAT’i 2005 yılında imzalamış, 2011 tarihli 6167 sayılı OPCAT’in Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun ve buna ilişkin 2011 yılında alınan 1962 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile de onay sürecini tamamlamıştır. Ulusal önleme mekanizmasının belirlenmesine ilişkin 2013 yılında alınan 5711 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile de bu görev Türkiye İnsan Hakları Kurumuna verilmiştir. 2016 yılında çıkarılan 6701 sayılı Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu ile 6332 sayılı Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kanunu yürürlükten kaldırılmış, diğer mevzuatta mülga Türkiye İnsan Hakları Kurumuna yapılan atıfların Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumuna yapılmış sayılacağına hükmedilmiştir. 6701 sayılı Kanun ile ulusal önleme mekanizması görevi doğrudan yasa ile TİHEK’e verilmiştir.
İzleme Ziyaretleri nedir?
İzleme ziyaretleri işkence ve kötü muamelenin önlenmesi amacıyla yapılan ziyaretlerdir.
İzleme Ziyaretleri neden yapılır?
Ziyaretlerimiz ile özgürlüğünden mahrum bırakılan veya koruma altına alınan kişilere insan onuruna yaraşır şekilde davranılması garanti altına alınmaya çalışılmaktadır.
İzleme Ziyaretleri nerelere yapılır?
TİHEK Türkiye’de kişilerin alıkonulduğu ve koruma altına alındığı tüm merkezlere izleme ziyaretleri yapmaktadır.
İzleme Ziyaretleri nasıl yapılır?
Her yıl belirlenen ziyaret takvimi doğrultusunda özgürlüğünden mahrum bırakılan veya koruma altına alınan kişilerin tutulduğu yerlere çeşitli meslek gruplarından katılımcılarla ziyaretler gerçekleştirilmekte ve ziyaretler süresince edinilen tespit, gözlem ve değerlendirmeler doğrultusunda raporlar oluşturulup ilgili kurumlar ve kamuoyu ile paylaşılmaktadır.
İzleme Ziyaretleri ne zaman yapılır?
Ziyaretler yıl boyunca devam etmektedir. Genellikle ziyaret edilecek yere önceden haber verilmeksizin yapılmaktadır.
İzleme Ziyaretlerini kimler yapar?
İzleme ziyaretleri Ulusal Önleme Mekanizması Biriminin koordinasyonunda tüm Kurum personeli ile ve gerek duyulması halinde ilgili kurumlardan görevlendirilen doktor ve psikolog katılımcılar ile yapılmaktadır.
Bu sistemin işlerliği ancak bazı asgari niteliklerin varlığı ile mümkün olup bunlardan en önemlisi bağımsızlıktır.
Bağımsızlık, Paris Prensipleri’nin temel yapı taşlarından biridir. Prensiplerdeki “Oluşum, bağımsızlık ve çoğulculuğun garantileri” bölümünde yer alan tüm hükümler, UİHK’nın oluşum, temsil, altyapı ve yetkileriyle bağımsızlığını sağlamayı amaçlamaktadır.
Bu kapsamda Kurum “idari ve mali özerkliğe sahip, özel bütçeli ve kamu tüzel kişiliğini haizdir” ve Cumhurbaşkanının görevlendireceği bakan ile ilişkilendirilmiştir. Bu bağlamda ve kanunda yer verildiği üzere Kurum “2018/1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesiyle” Adalet Bakanlığı’yla ilişkilendirilmiştir.
Birleşmiş Milletler İşkencenin Önlenmesi Alt Komitesi (SPT)
BM İşkenceyi ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı veya Aşağılayıcı Muamele veya Cezayı Önleme Alt Komitesi (SPT), OPCAT kapsamında kurulmuş uluslararası bir uzman organdır.
SPT, dünyanın dört bir yanından 25 bağımsız ve tarafsız uzmandan oluşur ve faaliyetleri hakkında yıllık bir rapor yayınlar.
Bu kapsamda, Ülkemize gerçekleştirilen ziyaretlere ilişkin bilgilere buradan ulaşılabilirsiniz.
SPT, OPCAT’a Taraf Devletlere ve Ulusal Önleme Mekanizmalarına (UÖM), anlaşmayı uygulama çabalarını bilgilendirmeleri için rehberlik etmiştir.
SPT hakkında daha fazla bilgi için şu adresi ziyaret edebilirsiniz.
SPT’nin Covid 19 pandemisine ilişkin taraf devletlere ve ulusal önleme mekanizmalarına tavsiyelerinin gayrıresmi çevirisine buradanulaşabilirsiniz...
İşkencenin ve Gayrıinsani ya da Küçültücü Ceza Veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi
Sözleşme, 26 Kasım 1987 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Şubat 1989 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Sözleşme’yi 11 Ocak 1988 tarihinde imzalamıştır. 25 Şubat 1988 tarih ve 3411 sayılı Onaya Uygun Bulma Kanunu 26 Şubat 1988 tarih ve 19737 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Sözleşme’nin onaylanmasını kararlaştıran 26 Şubat 1988 tarih ve 88/12649 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Sözleşme’nin resmi Türkçe çevirisi, 27 Şubat 1988 tarih ve 19738 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Onay belgeleri 26 Şubat 1988 tarihinde tevdi edilmiş ve Sözleşme, Türkiye bakımından 1 Şubat 1989 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Sözleşme bugüne kadar Avrupa Konseyi’ne üye 47 Devlet tarafından onaylanmıştır.
Avrupa İşkencenin ve İnsanlıkdışı veya Onurkırıcı Muamelenin veya Cezanın Önlenmesi Komitesi (CPT)
CPT, Avrupa Konseyi’nin 1989 yılında yürürlüğe giren, İşkencenin ve İnsanlık Dışı ya da Onur Kırıcı Ceza Veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi uyarınca kurulmuştur.
CPT, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin, “Hiç kimse işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye tabi tutulamaz” şeklindeki 3. maddesine dayanır.
CPT bir soruşturma kurumu olmamakla birlikte, özgürlüklerinden yoksun bırakılmış insanları işkenceye ve diğer tür kötü muameleye karşı korumaya yönelik yargı dışı bir mekanizma sağlamaktadır. Böylece Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin yargı görevini tamamlamaktadır.
CPT özgürlüklerinden yoksun bırakılmış insanların nasıl bir muameleye tabi tutulduklarını değerlendirmek üzere gözetim yerlerine ziyaretler düzenlemektedir. Gözetim yerleri, ceza ve ıslahevleri, polis karakolları, yabancı uyruklu mültecilerin tutulduğu merkezler ve psikiyatri hastaneleri, sosyal bakımevleri vs. gibi yerleri içermektedir.
Sözleşme uyarınca, CPT heyetlerinin gözetim yerlerine sınırsız erişim ve buralarda herhangi bir kısıtlamaya tabi olmaksızın dolaşma hakları vardır. Özgürlüklerinden yoksun bırakılan kişilerle özel görüşme yapabilirler ve bilgi verebilecek konumda olan herkesle serbestçe iletişim kurabilirler.
CPT her ziyaretten sonra ilgili Devlete ayrıntılı bir rapor gönderir. Bu raporda CPT’nin bulguları, önerileri, görüşleri ve bilgi istekleri yer alır. CPT aynı zamanda bu raporda ele alınan konularla ilgili ayrıntılı bir cevap da talep eder. Bu raporlar ve verilen cevaplar, ilgili Devletlerle oluşturulan sürekli diyaloğun da bir parçasıdır.
CPT tarafından oluşturulan standartlar hakkındaki bilgiler için tıklayınız.
Ayrıca;
CPT tarafından hazırlanan raporlara ise HUDOC CPT veritabanından ulaşılabilirsiniz.