Eski Yugoslavya’nın dağılmasından sonra 1992 ile 1995 yılları arasında yaşanan savaşta Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre büyük çoğunluğu Bosnalı Müslümanlar olmak üzere yüz bini aşkın kişi hayatını kaybetmiş, yaklaşık iki milyon kişi de yerinden edilmiştir.(1) Bu savaş esnasında Srebrenitsa’da yaşanan katliam insanlık tarihinin en acımasız olayları arasında yerini almıştır. 1995 yılının Temmuz ayında BM Güvenlik Konseyi’nin 819 sayılı Kararı uyarınca güvenli bölge ilan edilen Srebrenitsa, Sırp ordusu tarafından ele geçirilmiş, binlerce insan acımasız bir şekilde katledilmiş, geriye kalanlar ise zor koşullarda göç etmeye maruz bırakılmışlardır.
BM Soykırım Suçunun Önlenmesine ve Cezalandırılmasına Dair Sözleşmede belirtildiği üzere ulusal, etnik, ırksal veya dinsel bir grubu, kısmen veya tamamen ortadan kaldırmak amacıyla işlenen birtakım fiiller soykırım suçu oluşturmaktadır. Söz konusu fiiller; “gruba mensup olanların öldürülmesi, grubun mensuplarına ciddi surette bedensel veya zihinsel zarar verilmesi, grubun bütünüyle veya kısmen, fiziksel varlığını ortadan kaldıracağı hesaplanarak yaşam şartlarının kasten değiştirilmesi, grup içinde doğumları engellemek amacıyla tedbirler alınması ve gruba mensup çocukların zorla bir başka gruba nakledilmesi” şeklinde sıralanmıştır. Srebrenitsa’da gerçekleşen topyekün yok etme eyleminin soykırım suçunun niteliklerini haiz olduğu açıktır. Nitekim Uluslararası Adalet Divanı ve Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi, Sırp ordusunun Bosnalı Müslümanlara yönelik bu eylemini soykırım olarak tanımıştır.
En az 8 bin kişinin hayatını kaybettiği, binlerce kişinin göç etmeye zorlandığı soykırımın 29’uncu yıl dönümü olan 2024 yılında trajedinin etkileri, mağdurlar ve Bosna halkı başta olmak üzere tüm dünyada devam etmektedir.(2) Bununla birlikte son dönemde yaşanan bazı gelişmeler trajedinin ortaya konulması ve anlaşılabilmesi açısından umut vericidir. 23 Mayıs 2024 tarihinde BM Genel Kurulu, 11 Temmuz’u Srebrenitsa’daki 1995 Soykırımını Anma ve Düşünme Uluslararası Günü olarak belirlemiştir. 10 Temmuz 2024 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 2024/8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile de günün anlam ve önemine vurgu yapılmıştır.
Srebrenitsa’da gerçekleşen trajedinin tüm yönleriyle ele alınması, her bir mağdurun tespit edilmesi ve faillerinden hesap sorulması, bir daha bu neviden soykırım eylemlerinin insanlık tarihini lekelememesi adına önem arz etmektedir. Nitekim bugün, 7 Ekim 2023 tarihinden beri Gazze’de, tıpkı 29 yıl önce Srebrenitsa’da olduğu gibi bir soykırım eyleminin tüm Dünyanın gözü önünde devam etmekte olduğu görülmektedir. Uluslararası toplumun tüm aktörlerinin ve ülkelerin bu çerçevede uluslararası sözleşmelerden ve insanlığın gereklerinden kaynaklanan sorumluluklarını hatırlayarak Gazze’de gerçekleşen trajediye karşı aktif olarak harekete geçmeleri yeni acıların yaşanmaması adına aciliyet oluşturmaktadır.
İnsan haklarının korunması ve geliştirilmesi, ayrımcılığın önlenmesi ve eşitliğin sağlanması misyonu ile faaliyet gösteren Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu olarak, 11 Temmuz 1995 tarihinde Srebrenitsa’da yaşanan soykırımı ve günümüzde Filistin’de süregelen soykırımı kınıyor; Filistin’de devam eden katliamın bir an önce durdurulması çağrımızı yineliyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
(1) https://www.un.org/en/observances/international-days-and-weeks (E.T:10.07.2024)