Kadına yönelik şiddetin önlenmesi, insan haklarının korunmasının ve toplumsal dayanışmanın güçlendirilmesinin temel gereklilikleri arasında yer almaktadır. Kadınların güvenli, onurlu ve şiddetten uzak bir yaşam sürdürebilmesi; sosyal, ekonomik ve toplumsal hayata eşit biçimde katılımını önceleyen bütüncül politika ve mekanizmaların etkili şekilde uygulanmasını zorunlu kılmaktadır.
Birleşmiş Milletler ve ilgili uluslararası mekanizmalar, kadına yönelik şiddetle mücadelede koordinasyonun, kurumsal kapasitenin ve izleme süreçlerinin güçlendirilmesini önemle vurgulamaktadır. Ülkemizde uzun süredir uygulanan ulusal eylem planları, şiddetle mücadelede kurumsal kapasitenin güçlendirilmesine önemli katkılar sağlamıştır. 2021–2025 dönemini kapsayan IV. Ulusal Eylem Planı’nın tamamlanmasının ardından, mevcut ihtiyaçlar ve elde edilen deneyimler ışığında Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele V. Ulusal Eylem Planı (2026–2030) hazırlanmıştır.
Bu kapsamda yayımlanan 2025/19 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile Eylem Planı’nın Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonunda kamuoyuyla paylaşılacağı duyurulmuş; kamu kurumlarından yerel yönetimlere, üniversitelerden sivil topluma kadar birçok paydaşa stratejik sorumluluklar yüklenmiştir. Eylem Planı uyarınca belirlenen faaliyetlerin kurumların plan, program ve bütçelerine entegre edilmesi beklenmektedir.
Söz konusu Genelge, kurumlar arası eşgüdümü güçlendiren, izleme-değerlendirme süreçlerini sistematik bir yapıya kavuşturan hükümler içermektedir. Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü tarafından yürütülecek koordinasyon kapsamında, sorumlu tüm kurumlar gerçekleştirilen çalışmaları izleme sistemine düzenli olarak aktaracak ve elde edilen sonuçlar Bakanlıkça hazırlanacak yıllık raporlarla Cumhurbaşkanlığına sunularak kamuoyuyla paylaşılacaktır. Bu düzenleme, şiddetle mücadelede şeffaflık, hesap verebilirlik ve veri temelli politika geliştirme açısından kritik önem taşımaktadır.
2025/19 sayılı Genelge, kadına yönelik şiddetle mücadelenin kurumsal altyapısını güçlendiren, uygulama süreçlerini netleştiren ve politika bütünlüğünü sağlayan önemli bir adım niteliğindedir. Bu yönüyle Eylem Planı’nın, hem mevcut kapasitenin geliştirilmesine hem de karşılaşılan sorunların çözümüne yönelik etkili bir yol haritası sunduğu değerlendirilmektedir.
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu olarak, kadına yönelik şiddetin önlenmesine yönelik ulusal stratejilerin kararlılıkla uygulanmasını desteklemekte; kadınların yaşamın her alanında eşitlik içinde, şiddetten uzak ve güvenli bir hayat sürmelerini temin etmeye yönelik çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Kurum olarak, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele V. Ulusal Eylem Planı’nın hazırlanması sürecinde yapılan toplantılara katılım sağlamış, görüş ve önerilerimizle planın şekillenmesine katkı sunmuş bulunmaktayız. Genelge’de öngörülen hedef ve tedbirlerin etkin bir şekilde hayata geçirilmesini temenni ediyor, bu sürecin tüm paydaşlar tarafından güçlü bir iş birliği ile yürütülmesinin önemini vurguluyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.