Birinci Gün
İkinci Gün
Kurumumuz tarafından Adalet Bakanımız Sayın Bekir Bozdağ’ın da katılımıyla “İnsan Haklarının Korunması ve Geliştirilmesinde Ulusal İnsan Hakları Kurumlarının Güçlenen Rolleri” konulu uluslararası zirve gerçekleştirildi.
Zirve, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın gönderdiği mesajın okunmasıyla başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajına Zirvenin düzenlenmesinde emeği olan Kurumumuza ve katılımcılara teşekkür ederek başladı. Demokrasinin güçlendirilerek, hukukun işleyişinin hızlandırılarak, hak arama yollarının genişletilerek ülkemizin hak ve özgürlükler alanında 20 yıl öncesine göre çok daha ileri bir noktaya taşıdıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, adaletsizliklerin, insani krizlerin, terörizmin, İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığının arttığı bir dönemde “daha adil bir dünyanın mümkün olduğu” inancıyla çalışmalarını sürdürmekte kararlı olduklarını vurguladı.
Mesajların okunmasının ardından Başkanımız Prof. Dr. Muharrem Kılıç zirvenin açılış konuşmasını gerçekleştirdi.
Zirvenin amacının ulusal insan hakları kurumları arasındaki iş birliklerinin derinleştirilmesi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Muharrem Kılıç ayrıca ulusal insan hakları kurumlarının yüzleşmek zorunda kaldığı sorunlara da mercek tutmayı hedeflediklerini ifade etti. Prof. Dr. Kılıç bu sorunların başında iklim değişikliği ve iklim krizinin yer aldığını belirterek bunun hem çevresel hem de bireysel olarak insan yaşamını tehdit ettiğini söyledi.
Son on yılda 23.1 milyon kişinin iklim krizi nedeniyle yerinden edildiğini ifade eden Prof. Dr. Kılıç “İklim değişikliğinin 2030 ile 2050 yılları arasında yetersiz beslenme, ishal ve ısı stresi nedeniyle her yıl 250 bin kişinin ölümüne yol açacağı Dünya Sağlık Örgütü tarafından tespit edilmiş durumdadır.” dedi. İklim değişikliğinin sonuçlarının yalnızca ekolojik değil insan hakları alanında da yaşandığını ifade eden Prof. Dr. Kılıç, ulusal insan hakları kurumlarının bu konuda araştırma ve izleme faaliyetleri gerçekleştirmesi gerektiğini belirtti. Kurumumuzun bununla ilgili bir rapor çalışması da olduğu bilgisini veren Prof. Dr. Kılıç, raporun yılsonuna kadar tamamlanarak ilgili paydaşlar ve kamuoyuyla paylaşılacağını söyledi.
Zirve çerçevesinde ele alınacak bir diğer konunun da insan hakları ve iş dünyası arasındaki ilişki olacağını vurgulayan Prof. Dr. Kılıç insan hakları ihlallerinin sadece kamu sektöründe değil özel sektörde de ciddi bir alan teşkil ettiğini söyledi. Prof. Dr. Kılıç bu kapsamda Kurumumuzun iş sektörünün temsilcileri ve işçilere yönelik bir insan hakları eğitimi düzenleyeceği bilgisini verdi.
UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton ise insan hakları alanındaki sıkıntıların küresel alanda yoğunlaştığı bir dönemde çok değerli bir zirve gerçekleştirildiğini söyledi. İnsan haklarının BM’yi oluşturan üç ayaktan biri olduğunu ifade eden Vinton insan hakları ihlallerinin sistematik bir şekilde arttığını, ayrımcılık, kutuplaşma, nefret söylemi ve kaynaklara eşit erişememe gibi sıkıntıların yoğunlaştığı bir dönemden geçildiğini söyledi. Vinton bu noktada TİHEK ve benzeri kurumlara büyük sorumluluk düştüğünün altını çizdi.
Zirveye video mesaj ile katılan AİHM Yargıcı Doç Dr. Saadet Yüksel ise insan hakları kurumlarının önemine vurgu yaparak “İç hukuk mekanizmaları denildiğinde aklımıza ilk derece mahkemelerinden AYM’ye kadar olan yargı organları gelse de insan haklarını koruma pratiklerine bakınca TİHEK gibi yarı yargısal kurumlar da kilit bir rol oynamaktadır." diye konuştu.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ise kişilerin hak aramak için müracaat ettikleri bir yol olan yürütmenin işlem ve eylemlerinin kanunlar tarafından denetleme mekanizması niteliğinde bulunan insan hakları kurumlarından TİHEK’in tarihi konuma sahip olduğunu belirtti.
Bakan Bozdağ “2019 yılında ortaya konulan yargı reformu strateji belgesinin hayata geçirilmesi için ciddi atımlar attıklarını, bunlardan birinin de insan hakları eylem planı olduğunu belirterek bugüne kadar öngörülen 393 faaliyetin yüzde 58’inin tamamlandığı bilgisini verdi.
Açılış konuşmalarının ardından ulusal ve uluslararası düzeyde on dört konuşmacı dört oturumda sunumlarını gerçekleştirdi.