e-Başvuru
Erişilebilirlik Menüsü
Alevilik İnancına Sahip Bireylere Yönelik Nefret Söylemi Barındıran İfadeler Hakkında Basın Açıklaması
Alevilik İnancına Sahip Bireylere Yönelik Nefret Söylemi Barındıran İfadeler Hakkında Basın Açıklaması
09.02.2022
A- A+

Son günlerde çeşitli iletişim araçları vasıtasıyla Alevilik inancına sahip bireylere yönelik hakaret, damgalama ve nefret söylemi barındıran ifadelerde bulunulmuştur. Söz konusu iletişim araçlarından biri olan sosyal medya platformları ise hukukun geleneksel uygulama alanının ötesine geçen geniş ve soyut bir alanda nefretin ifade edilmesini kolaylaştırmaktadır.

Demokratik toplumun bir unsuru olan ve kişilerin kendini gerçekleştirmesine, fikirlerini ortaya koymasına hizmet eden ifade özgürlüğü; toplumlarda medeni bir tartışma ortamının oluşabilmesini ve böylesi bir ortamda bireylerin düşünce ve inançlarını özgürce dile getirebilmelerini mümkün kılmakla birlikte mutlak bir hak olmayıp sınırları mevcuttur. Nitekim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihatlarında yer aldığı üzere ifade özgürlüğüne getirilen en önemli sınırlamalardan biri belli bir grubu hedef alan nefret söylemleridir. Avrupa Konseyi’nin “Nefret İçeren İfadeler” konulu, 97(20) sayılı Tavsiye Kararı’nda belirtildiği üzere; ırkçı veya kin beslemeye, yabancı düşmanlığına, antisemitizme ve her çeşit hoşgörüsüzlüğe sevk eden düşüncelerin dile getirilmesi ifade özgürlüğü çerçevesine girmeyip bilakis insanlık onuruna saldırı niteliği taşımaktadır.

Bu çerçevede Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 17. maddesinde yer alan kötüye kullanma yasağı, devletlerin yanı sıra bireyler açısından da geçerli olup nefret söylemi söz konusu olduğunda, bireylerin ifade özgürlüklerini kullandıkları argümanı dayanaksız kalmaktadır. Nitekim AİHM; şiddeti veya nefreti yaymayı, demokratik ve çoğulcu siyasal sistemi ya da başkalarının hak ve özgürlüklerini ortadan kaldırmayı hedefleyen, yasadışı veya demokratik olmayan yöntemlerin kullanıldığı, şiddete başvurmayı özendiren söylemleri 17. madde kapsamında ifade özgürlüğünün kötüye kullanılması olarak değerlendirmektedir.

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin Dine Küfretme, Dini Hakaretler ve Dinlerine Dayalı Olarak Şahıslara Karşı Nefret Söylemi Hakkındaki 1805 (2007) sayılı Tavsiye Kararında;  herhangi bir kişi veya grubun dinsel veya başka gerekçelerle nefret, ayrımcılık veya şiddete maruz bırakılması çağrısı içeren beyanların cezalandırılması ihtiyacı vurgulanmıştır. Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonu ise Eşitlik Kurumlarının Ulusal Düzeyde Irkçılıkla ve Hoşgörüsüzlükle Mücadele Etmesi konulu 2 No’lu tavsiye kararında ulusal insan hakları kurumlarına Eşitliğin yaygınlaştırılması ve sağlanması, yapısal ayrımcılık ve nefret söylemi dâhil olmak üzere, hoşgörüsüzlüğün önlenmesi ve ortadan kaldırılması, toplumdaki tüm farklı gruplara dâhil insanlar arasındaki çeşitliliğin ve iyi ilişkilerin geliştirilmesini” tavsiye etmektedir.

Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, son günlerde Alevilik inancına mensup bireylere yöneltilen nefret içerikli açıklama ve paylaşımlar; insan onurunu temel alarak kişilerin eşit muamele görme hakkının güvence altına alınması, hukuken tanınmış hak ve hürriyetlerden yararlanmada ayrımcılığın önlenmesi misyonu olan Kurumumuz tarafından yakından takip edilmektedir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Paylaş :