Toplumsal eşitliği gerçekleştirmek, herkesin insan haklarından eşit şekilde yararlanmasını sağlamak, ön yargıya ve ayrımcılığa karşı ortak bir duruş sergilemek için Birleşmiş Milletler (BM) tarafından 1 Mart, “Sıfır Ayrımcılık Günü” olarak ilan edilmiştir.

Ayrımcılık; bireylerin eğitim, sağlık, çalışma hayatı ve sosyal haklar gibi temel alanlarda eşit fırsatlara sahip olmalarını engelleyen, yerel ve küresel düzeyde mücadele edilmesi gereken bir olgu olarak kabul görmektedir. Bu kapsamda ayrımcılık yasağına ilişkin birçok uluslararası sözleşme ve düzenleme bulunmaktadır. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi, Birleşmiş Milletler Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gibi belgeler ayrımcılığın yasaklanmasına ilişkin hukuki bir çerçeve sunarak bireylerin haklarını güvence altına almıştır. 

Eşitlik ilkesi ve ayrımcılık yasağı, ulusal mevzuatımızda da teminat altına alınmıştır. Anayasa’nın “Kanun önünde eşitlik” başlıklı 10’uncu maddesine göre: “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir (…) Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.” 6701 sayılı Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu’nun “Bu Kanun kapsamında cinsiyet, ırk, renk, dil, din, inanç, mezhep, felsefi ve siyasi görüş, etnik köken, servet, doğum, medeni hâl, sağlık durumu, engellilik ve yaş temellerine dayalı ayrımcılık yasaktır.” hükmünü haiz 3’üncü maddesiyle ayrımcılık kesin bir dille yasaklanmıştır.

Temel misyonu insan haklarını korumak ve geliştirmek, ayrımcılığı önlemek ve kişilerin eşit muamele görmesini sağlamak olan Kurumumuz, insan onurunun korunması ve insan haklarının güçlendirilmesi amacıyla çalışmalarını kararlılıkla sürdürmektedir. 1 Mart Sıfır Ayrımcılık Günü vesilesiyle, tüm paydaşları uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeye, eşitlik ilkesini hayatın her alanında tesis etmeye ve ayrımcılıkla mücadele için etkili önlemler almaya davet ediyoruz. Ön yargıların, ayrımcılığın ve şiddetin tamamen sona erdiği, herkesin eşit haklara sahip olduğu adil ve kapsayıcı bir dünya düzeninin inşa edilmesini temenni ediyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.